Roza (Gül) Hastalığı Tedavisi

Burun, çene, alın ve yanaklar gibi özellikle yüzün orta kısmını tutan, kızarma ve yanma atakları ile başlayıp daha sonra sivilceler, kalıcı kızarıklık, kılcal damarlarda artış, deride ödem ve doku şiş bir görünüme neden olan kronik bir deri hastalığıdır. Roza hastalığı, gül hastalığı ve gülleme adı ile de anılır.

Tedavi Yöntemi

Roza hastalığının tamamen iyileşmesi zor olsa da, tedavi ile kontrol altında tutulması mümkündür.

Genel önlemler: En önemlisi klinik belirtileri arttıran faktörlerden uzak durmanızdır.

  • Güneşten koruyucu kullanımı: Hastalığı tetikleyen en önemli faktörlerden birisi de güneştir. O nedenle hayatınız boyunca güneşten korunma konusunda dikkatli olmalısınız. Günde 2-4 saat aralıklarla dermatoloğunuz tarafından önerilen uygun bir güneşten koruyucu kullanmalısınız. Ayrıca güneşten koruyucu şapka ve gözlük takmalı, uygun kıyafet giymeli ve güneş ışınlarının yoğun olduğu saatlerde güneşe maruziyetten kaçınmalısınız.
  • Topikal tedavi: Hafif olgularda genellikle krem ve jeller kullanılmaktadır. En çok kullanılan metronidazol (krem, jel, losyon), azelaik asit (krem, jel) ve sodyum sülfasetamid, sülfasetamid+sülfürdür. Diğer ilaçlar ise tretinoin, benzoil peroksit, eritromisin, klindamisin, tetrasiklin, % 5 permetrin krem, takrolimus ve pimekrolimustur.
  • Sistemik Tedavi: Şiddetli olgularda tek başına veya topi- kal ajanlarla birlikte sistemik tedavi uygulanır. En sık tercih edilen sistemik ajanlar sistemik antibiyotikler (minosiklin, doksisiklin, tetrasiklin, metronidazol ve azitromisin) ve vitamin A ürünü olan izotretinoindir.
  • Lazer tedavisi: Özellikle de yüzdeki kırmızılık ve kılcal damarlanma artışlarının tedavisinde çeşitli lazer tedavileri Ndyag lazerler, Q-switched NdYag, Picosecond Nd yag lazerler ve yoğun atımlı ışık (intense pulsed light, IPL) sistemleri etkili olabilmektedir.
  • Cerrahi tedavi: Özellikle burunda ve yanaklarda şekil bozukluğu yapan ağır olgularda cerrahi, kriyoterapi, elektrokoterizasyon veya dermabrazyon gibi yöntemler kullanılabilmektedir.

Sıkça Sorulan Sorular

Roza hastalığının nedeni tam olarak bilinmemektedir. Suçlanan faktörler arasında; Genetik yatkınlık: Aile öyküsü %30-40 oranında bulunmaktadır. Ancak genetik geçiş için halen net bir kanıt yoktur. Enfeksiyöz nedenler: En çok suçlanan enfeksiyöz ajanlar midede bulunan Helikobakter pilori (H pylori) bakterisi ve yüzde bulunan demodeks akarlarıdır. Çevresel faktörler: Ultraviyole ışığı ve çevredeki ısı değişiklikleri gibi çok sayıda çevresel faktör rozase lezyonlarının başlamasında veya alevlenmesinde rol oynamaktadır. Psikojenik etmenler: Özellikle aralıklı gözlenen yanma ve kızarıklık atakları, hastanın duygu durumundaki değişikliklerden ve psikolojik stresten etkilenebilir. Doğal bağışıklık sistemi: Son dönemlerde derideki doğal savunma sistemindeki dengesizlikten bahsedilmektedir.

Yiyecekler ve içecekler (sıcak ve soğuk içecek ile yiyecekler çorba, çay kahve, baharatlı gıdalar, acı, turşu, çikolata, alkol...), hava koşulları (güneş ışığı, sıcak hava, soğuk hava, nem, rüzgar), psikolojik stres ve aşırı egzersiz, temizlik ve kişisel bakım ürünleri (Sıcak banyo ve yüzü tahriş edici temizlik malzemeleri, kolonya, tonik, gülsuyu, ıslak mendil), ilaçlar (Yüze uzun süreli topikal kortikosteroid kullanımı), sistemik durumlar (adet öncesi, gebelik, menapoz, şiddetli öksürük ve kabızlık).

Roza hastalığına özel bir diyet bulunmamakla birlikte yüzde kızarıklığı arttıran yiyecek ve içeceklerden uzak durmalısınız. Ayrıca sigara ve diğer tütün ürünlerinden de kaçınmalısınız.